بِسۡمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحۡمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

فَأَمَّا مَن تَابَ وَءَامَنَ وَعَمِلَ صَٰلِحٗا فَعَسَىٰٓ أَن يَكُونَ مِنَ ٱلۡمُفۡلِحِينَ ٦٧

Amma tevbe ve îman edib de iyi amel (ve hareket) de bulunan kimseler muradlarına erenlerden olacaklarını umabilir (ler).

– Hasan Basri Çantay

وَرَبُّكَ يَخۡلُقُ مَا يَشَآءُ وَيَخۡتَارُۗ مَا كَانَ لَهُمُ ٱلۡخِيَرَةُۚ سُبۡحَٰنَ ٱللَّهِ وَتَعَٰلَىٰ عَمَّا يُشۡرِكُونَ ٦٨

Rabbin ne dilerse yaratır, (ne dilerse) ihtiyar eder. Onlar için ise (Rablerine karşı böyle) muhayyerlik yokdur. Allah münezzehdir. (Onların) eş tutmakda oldukları (her) şeyden yücedir.

– Hasan Basri Çantay

وَرَبُّكَ يَعۡلَمُ مَا تُكِنُّ صُدُورُهُمۡ وَمَا يُعۡلِنُونَ ٦٩

Göğüsleri neler saklıyorsa, neleri ne açıklıyorsa Rabbin (hepsini) bilir.

– Hasan Basri Çantay

وَهُوَ ٱللَّهُ لَآ إِلَٰهَ إِلَّا هُوَۖ لَهُ ٱلۡحَمۡدُ فِي ٱلۡأُولَىٰ وَٱلۡأٓخِرَةِۖ وَلَهُ ٱلۡحُكۡمُ وَإِلَيۡهِ تُرۡجَعُونَ ٧٠

O, öyle Allahdır ki kendinden başka hiçbir Tanrı yokdur, önünde de, sonunda da hamd Onundur. Hüküm de Onundur. Siz ancak Ona döndürül (üb götürül) eceksinız.

– Hasan Basri Çantay

قُلۡ أَرَءَيۡتُمۡ إِن جَعَلَ ٱللَّهُ عَلَيۡكُمُ ٱلَّيۡلَ سَرۡمَدًا إِلَىٰ يَوۡمِ ٱلۡقِيَٰمَةِ مَنۡ إِلَٰهٌ غَيۡرُ ٱللَّهِ يَأۡتِيكُم بِضِيَآءٍۚ أَفَلَا تَسۡمَعُونَ ٧١

De ki: «Eğer Allah üzerinizde geceyi tâ kıyamete kadar faasılasız devam etdirirse Allahdan başka size bir ziyaa getirecek Tanrı kimdir? Bana haber verin. Haalâ dinlemeyecek misiniz»?

– Hasan Basri Çantay

قُلۡ أَرَءَيۡتُمۡ إِن جَعَلَ ٱللَّهُ عَلَيۡكُمُ ٱلنَّهَارَ سَرۡمَدًا إِلَىٰ يَوۡمِ ٱلۡقِيَٰمَةِ مَنۡ إِلَٰهٌ غَيۡرُ ٱللَّهِ يَأۡتِيكُم بِلَيۡلٖ تَسۡكُنُونَ فِيهِۚ أَفَلَا تُبۡصِرُونَ ٧٢

De ki: «Eğer Allah üzerinizde gündüzü kıyamet gününe dek mütemadiyen devam etdirirse size içinde dinleneceğiniz bir geceyi Allahdan başka getirecek kimdir? Bana haber verin. Haalâ görmeyecek misiniz»?

– Hasan Basri Çantay

وَمِن رَّحۡمَتِهِۦ جَعَلَ لَكُمُ ٱلَّيۡلَ وَٱلنَّهَارَ لِتَسۡكُنُواْ فِيهِ وَلِتَبۡتَغُواْ مِن فَضۡلِهِۦ وَلَعَلَّكُمۡ تَشۡكُرُونَ ٧٣

Onun rahmeti (cümlesinde) ndir ki O, sizin fâideniz için, içinde sükûn ve istiraahat etmeniz için geceyi ve fazlu kereminden (rızkınızı) aramanız için gündüzü yaratmışdır. Tâki şükr edesiniz.

– Hasan Basri Çantay

وَيَوۡمَ يُنَادِيهِمۡ فَيَقُولُ أَيۡنَ شُرَكَآءِيَ ٱلَّذِينَ كُنتُمۡ تَزۡعُمُونَ ٧٤

(Hatırla) o gün (ü ki Allah) onlara nida edib: «Hani baatıl zan ile iddia edegeldiğiniz ortaklarım nerede»? diyecektir.

– Hasan Basri Çantay

وَنَزَعۡنَا مِن كُلِّ أُمَّةٖ شَهِيدٗا فَقُلۡنَا هَاتُواْ بُرۡهَٰنَكُمۡ فَعَلِمُوٓاْ أَنَّ ٱلۡحَقَّ لِلَّهِ وَضَلَّ عَنۡهُم مَّا كَانُواْ يَفۡتَرُونَ ٧٥

(O gün) her ümmetden birer şâhid (çekib) çıkarmışızdır da «Burhanınızı getirin» demişizdir. (O vakit) bilmişlerdir ki hak muhakkak Allahındır ve uydurageldikleri şeyler (putlar) da kendilerinden ayrılıb gaalib olmuşdur.

– Hasan Basri Çantay

۞ إِنَّ قَٰرُونَ كَانَ مِن قَوۡمِ مُوسَىٰ فَبَغَىٰ عَلَيۡهِمۡۖ وَءَاتَيۡنَٰهُ مِنَ ٱلۡكُنُوزِ مَآ إِنَّ مَفَاتِحَهُۥ لَتَنُوٓأُ بِٱلۡعُصۡبَةِ أُوْلِي ٱلۡقُوَّةِ إِذۡ قَالَ لَهُۥ قَوۡمُهُۥ لَا تَفۡرَحۡۖ إِنَّ ٱللَّهَ لَا يُحِبُّ ٱلۡفَرِحِينَ ٧٦

Filhakıyka Kaarun Musânın kavmindendi. Fakat onlara karşı serkeşlik etdi o. Biz ona öyle hazineler verdik ki anahtarları (nı taşımak bile) gücü kuvvetli büyük bir cemâate ağır geliyordu. O vakit kavmi ona şöyle demişdi: «Şımarma. Çünkü Allah şımarıkları sevmez».

– Hasan Basri Çantay

وَٱبۡتَغِ فِيمَآ ءَاتَىٰكَ ٱللَّهُ ٱلدَّارَ ٱلۡأٓخِرَةَۖ وَلَا تَنسَ نَصِيبَكَ مِنَ ٱلدُّنۡيَاۖ وَأَحۡسِن كَمَآ أَحۡسَنَ ٱللَّهُ إِلَيۡكَۖ وَلَا تَبۡغِ ٱلۡفَسَادَ فِي ٱلۡأَرۡضِۖ إِنَّ ٱللَّهَ لَا يُحِبُّ ٱلۡمُفۡسِدِينَ ٧٧

«Allahın sana verdiği (maldan harcayıb) âhiret yurdunu ara. Dünyâdan nasıybini de unutma. Allahın sana ihsan etdiği gibi sen de (insanlara sadaka vererek) ihsanda bulun. Yer (yüzün) de fesâd arama. Çünkü Allah fesadcıları sevmez».

– Hasan Basri Çantay

AYARLAR
Okuyucu